9 Nisan 2015 Perşembe

HIZLI VE ÖFKELİ TÜRKİYE VERSİON

Hızlı ve Öfkeli 7 filminin vizyona girmesiyle beraber çevremizde birkaç değişime şahit olmaya başladık. 
İlk altı filmde olduğu gibi yedinci filmde Türk toplumu üzerinde arabaları tanrıçalaştıran ve sürücüleri Toretto'laştıran bir etki yarattı.
Filmi izleyip arabaların cazibesine tutulan eşsiz insanımız sinema çıkışı şahinlerine atlayıp sokaklarda drift yapmaya çalıştılar.
Gözlemlerim sonucu filmin 18-25 yaş arasına 'Brian O'conner' , 25 ve üstü yaşlaraysa ,'Dominic Toretto' etkisi var. Brian O'conner etkisine yenik düşen Alilerimiz, Osmanlarımız bir Mia tavlayabilmek umuduyla DJ Army çalan arabalarıyla sokaklarda piyasa yapmaya başladılar.
Evli barklı amcalarımız ise o işler bizden geçti ama yollar hala bana hasta imajını verebilmek amacıyla Toretto akımının verdiği yetkiye dayanarak kırmızı ışıkta geçmek gibi -kendilerince- çok tehlikeli işlere kalkıştılar.
Yani Allah aşkına bir düşünün burası Türkiye.
Caddenin ortasında iki arabanın yarışması, bırakın yarışmayı aynı hizada yan yana yarışa başlaması bile imkansız. Caddelerde birinin diğerine artistlik yapması 'Aç lan şu camı, açsana lan!' ya da 'Çek lan kenarı!' cümleleriyle son bulur.
Yarış savaşları konusuna değinmiyorum bile.
Yahu bir kere bizde yarış için bir alanda toplanılmaz bile. Teyzenin biri hemen çok gürültü var diye şikayet eder. Hadi toplandık diyelim, araba markasını geçtim bizim insanımızın o coolluğu vermesi imkansız.
Paul Walker gülüşü yapan birini bulursak direk oyuncu yapıyoruz zaten.
Onuda geçtim.
Bir kızcağız çıkıp yarış başlatayım dese ertesi gün cafelerde kaşar diye adı çıkar.
Adamlar kalkmış üç bina arasında 'flappy bird' oynuyor biz hala piyasa yapma derdindeyiz.
Birde bütün bunları görmezden gelip, o toplumlara özenip eldeki imkanlarla kendi filmimizi çekmeye çalışıyoruz.
Ya zaten bizde benzin çok pahalı, yarışın ortasında yolda kalırız.
Bide her gün yarışan çocuklarla evlenilir mi ya ?
'Uff, çocuğumun rıskını arabalara yedirdin' ağlaması mı yapayım hayatımın geri kalanında ?
Banada yazık!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder