12 Nisan 2015 Pazar

AŞAMALI AYRLIK ACISI ATLATMA PROGRAMI

1-KABULLENME SÜRECİ

 En zor süreç bu olsa gerek. Sevsen de, sevmesen de, birlikteliğiniz uzun olsa da olmasa da herkes yaşadığı ayrılığın ardından bir boşluğa düşer. Çünkü aşk hayatlarımızı sadece duygusal doyuma ulaştırmaz. Hayatımıza birini aldığımızda ona göre, onun yaşam tarzına, bakış açısına göre şekillenmeye başlarız. Başkasının seçimlerine, başkasının olmazsa olmazlarına yer açarız küçücük dünyamızda. Ayrılığın ilk aşaması olan bu kabullenme süreci o insanın hayatımıza ne kattığını daha iyi anlamamız ve analiz etmemiz açısından bir fırsattır aslında. Bittiğini bilen ama kabullenemeyen çoğu çiftin takılıp kalığı bu süreç , o insanla birlikte hayatımıza giren alışkanlıklarımızla savaştığımız ve duygusal olarak çöküş yaşadığımız bir dönemdir. Uyanır uyanmaz telefonda bir mesaj görmezsin mesela, ya da bir yere çıkarken elin telefona gider haber verme ihtiyacı hissedersin. Sonra aslında o insanın artık olmadığı aklına gelir, hüzünlenirsin. Bu sürecin aşkın temeliyle bir alakası yoktur aslında. Bu sürecin sevmekle, duygusal bağla da bir alakası yoktur. Bu süreç tamamen alışkanlıklardan kurtulma sürecidir.

2-UNUTAMAM SÜRECİ

Bu süreç telefonun başında bir mesaj ya da arama bekleme, durmak dinlenmek bilmeden tweetleri okuma, instagramda kimler takip edilmiş kimler beğenilmiş hangi fotoğraflar atılmış onlara bakma, whatsappta en son ne zaman online olmuş düşüncesine kapılıp an be an takip etme sürecidir. Snapchat te neşeli snapler atılmış mı, swarm da yer bildirimi yapılmış mı, laf sokmalı durum paylaşılmış mı ya da sevilmeyen kaşarın teki planlarıyla ilgilenmeye başlamış mı düşünceleriyle hayatınız alt üst olur. Eski anılar, kurutulan çiçekler, yazılan küçük notlar her gün ortaya dökülür ve ağlama krizleri geçirilir. Eve kapanma, depresyon dönemi olarakta adlandırılabilir. En çok gözyaşı dökülen, kendinizi en yalnız hissettiğiniz dönemdir. Çalan her şarkı onu hatırlatır ve aklınıza gelen her anıda içiniz parçalanır. Ve muhtemelen bu süreçte duygusal boşluğunuzdan yararlanmaya çalışan akbabalar sarıcaktır etrafınızı. İhtiyacınız olan ilgiyi size veren, sanki size delicesine aşıkmış gibi rol yapan ama aslında tek amacı kırgınlığınızdan yararlanmak olan bu ikiyüzlü hödüklere inanmamakta sürecin en can alıcı noktalarından biridir.

 3-YALNIZLIĞA ALIŞMA SÜRECİ

Baktınız onun hayatında her şey normal, sizin yokluğunuz belli bile değil ‘Ne uğraşıcam bu gerizakalıyla yaa’ diyip onun hayatınıza girmesiyle nelerden vazgeçtiyseniz bi anda hepsini geri kazanıyosunuz. O unutulan arkadaşlarla, o unutulan cafelerde keyifli sohbetler, whatsapp gruplarında yapılan dedikodular ve dostlukla doldurulmaya çalışılan bir boşluk.. Bunları yaparken bi yandanda ‘Haha sen yoksun hayatımda ama bak nasıl mutluyum pislik herif’ imajı vermek için yapılan chatler ss alınıp twitterda paylaşılır, swarm check-in manyağı yapılır ve instagramda etiketleme rekoru kırılır. Yalnızken de eğlenilebileceği, ona ihtiyaç duyulmadığı kendine kanıtlanmak istenilir ve bu amaç uğruna hayat alt üst edilir. Ama bu süreçte yalnızlık öğrenilir. Dostlarla yapılan sohbetler unutturur çoğu şeyi. Onu hatırlamaya, özlemeye vaktin kalmazsa daha iyi hissedersin. Bedenini uykuya mahkum edip, onunla olan hatıralara sonuna kadar direnirsin.

4-OLMASANDA OLUR SÜRECİ

Bu süreç önemlidir çünkü ilişkimizi kestiğimiz beyefendiler genelde bu süreçte kendilerini hatırlatma çabasına girerler. Ya instagramda bir fotoğraf beğenirler ya ‘Bekarlık sultanlıktır’ temalı attığınız bir tweeti favlarlar ya da daha cesaretli davranıp ‘Özledim’ mesajı atarlar. O ilk başta ‘Sürünsün pislik’ diye hıçkıra hıçkıra sövdüğünüz herif karşınızda sizin için beklerken tuhaftır ki hiçbişey hissetmezsiniz. ‘Ha ha noldu özledin dimi köpek’ diye dalga geçmek, hatta ss alıp kızlara atmak bile gelmez içinizden. Bitmiştir çünkü. Onun varlığıyla kaybettiğiniz şeylerin farkına varmış ve aslında onun gözünüzde büyüttüğünüz kadar değerli olmadığını anlamışsınızdır.O yoktur artık bu kabullenilmiştir ve sorunda değildir. Omzunda ağladığınız, birlikte kahkahalar attığınız o insan bir yabancıdır ve sizde bunun bilincindesinizdir. Bu süreçte yapılabilecek en kötü hata o adama geri dönüp, eskisi gibi olabileceğinize inanmaktır. Çürük elma bir daha yenmez, bitmiş bir ilişkide küllerinden doğmaz felsefesine inanıp önüne bakmak gerekir. Çünkü hayat bunu gerektirir.  Dışarıda bir yerde seni bekleyen, onun asla olamayacağı kadar kusursuz bir insan var. Ve böyle bir hatayı asla kendine yapma.

Biten ilişkinin ardından yeni bir aşk arayışına girmek yapılacak en büyük hatalardan birisidir. Açıkçası akışına bırakmak gerekir çünkü aşk üstüne yorum yapılamayacak kadar dengesizdir. 
İlişkinizin ardından ağlayın, bu süreçlerin hepsini teker teker her ayrıntısına kadar yaşayın. Çünkü ayrılıklarda sevdaya dahildir ve acı çekmeniz sizin o ilişkide ne kadar dürüst olduğunuzun bir göstergesidir.

Unutmadan şu da bir dip not ;
Sağlam bir ilişkinin sırrı, içindeyken kendini kaybetmemekte yatıyor. Bu hayata yalnız geliyor ve yalnız da gidiyoruz. Tek gerçek devamlılık sensin..

John Green’in de dediği gibi;
Bu hayatta incinip incinemeyeceğimizi seçemeyiz. Ama bizi kimin inciticeğini seçebiliriz.

Seçimlerinizin daima yüzünüzü gülümsetmesi dileğiyle..

1 yorum: