6 Ocak 2014 Pazartesi

''Ben seni böyle yetiştirmedim. Ben seni bu kadar güçsüz yetiştirmedim ki...''

Ah o savurduğumuz ön yargılarımız. Kimin ne yaşadığını bilmeden sorgulamalarımız..
Eskiden o kadar umrumda olur du ki. O kadar çok takardım ki insanlar hakkımda ne demiş, ne konuşmuş. Söylenilen tek bir sözü saatlerce takardım kafama. Kendimi yiyip bitirirdim. Canımı yakardı konuşulanlar, insanların yalan yanlış uydurmaları.. Hiçbişey bilmeden atıp tutmaları..
Böyle konuşulanları kafaya takıp gözyaşı döktüğüm bir gün babam ağladığımı farkedip yanına çağırmıştı beni hiç unutmuyorum. Ben onunla pek paylaşmam böyle şeyleri, baba sonuçta. Anlatmam. 

Aldı karşısına beni başladı konuşmaya. Ben konuması bitsede odama gidip rahat rahat ağlasam diye düşünürken kollarımdan sıkıca tuttu beni. Ne olduğunu anlamadım bile. 
'Ece !' dedi. Yaş gözümden aktı akıcak, zaten moralim bozuk.. 
'Neden ağlıyosun?' dedi. Korktum dedim kızıcak heralde. Babam çünkü hoşlanmaz bizim gözyaşı dökmemizden. Küçüklükten beri ağlamadan konuş der hep. Kızdı sandım. Sandıkça daha çok akıyo gözyaşlarım, durduramıyorumda...
Birde içimden 'Allahım nolur durdur. Durdur akmasın' diye yalvarıyorum. 
O an babam bana hayatımda asla unutamayacağım bir konuşma yaptı.
'Ağla kızım. Canını sıkan, canını yakan ne varsa atma içine ağla. Ama küçük nedenler için değer mi ? Gözyaşlarına, moralini bozmana üzülmene değer mi ?'
Konuşmak istiyorum, anlatmak istiyorum. Ama boğazımda acı ne konuşabiliyorum ne ağlamamı durdurabiliyorum.
Kaldırdı başımı 'Gözlerimin içina bak' dedi. Baktım usulca.
'Ben seni böyle yetiştirmedim. Ben seni bu kadar güçsüz yetiştirmedim ki. Ben seni ufacık şeylerle kendini üz diye büyütmedim. Ben seni herkesten daha güçlü yetiştirdim. Hep doğruya giden, hep başarıya koşan bir kız olarak yetiştirdim. Benim kızım ufacık şeyler için harcamaz gözyaşlarını. Benim kızım değersiz şeyler için sıkmaz canını. Ben senin tek bir gözyaşın için bu dünyayı yakarım.'
Sımsıkı sarıldı bana. Ben hiçbişey söyleyemedim sadece sarıldım babama. Ve o gün dedim ki kendime senin tırnağın bile olamıyacak insanlar için, beş kuruş vermeden savurdukları yargıları için değer mi ? Sen babanın kızısın. Söz verdim . Değersiz insanların, değersiz cümleleri yüzünden asla birdaha üzülmüycem, ağlamıycam diye.
Hala duyarım arada 'Senin hakkında şunu şunu demişler' diye. O zaman içimden kahkaha atmak geliyor. Aferin diyorum kendime. Demek ki hakkında olur olmaz şeyleri atıp tutucak kadar kıskanılıp iz bırakıyosun bu hayatta.
Ben bunu babamın o kısacık konuşmasına borçluyum.
Ben bunu babamın kızı olmama borçluyum.

Siz etrafta dönen onca dedikodudan, onca önyargıdan daha değerlisiniz.
Asla umursamayın. İnanın bana gülüp geçtiğiniz zaman, hayat daha güzel daha kolay.
Ve hala şansınız varken sıkı sıkı sarılın babanıza.
Ben öyle yapıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder